Avatar Aang Uzman Bükücü
Mesaj Sayısı : 138 Yaş : 28 Nerden : Güney Hava Tapınağı Ulus : Hava Gezginleri Aile : Aang Ailesi Element : 4 Element Eşya : Planör,Yangchen Kolyesi,Keşiş Kıyafeti Rütbe : Avatar Bükme Gücü : Kayıt tarihi : 12/03/09
| Konu: 3.Ders(İmgelemenin Gücü) Cuma Mart 13, 2009 1:04 pm | |
| Her şey aslında önce düşünceyle başlıyor.Düşüncede var olduktan sonra gerçektede var olmaya başlıyor.Bilim dünyası metafizik ve ruhçuluk hocalarının yüzyıllardır bildikleri şeyi henüz keşfetmeye başlıyor.Fiziksel evrenimiz gerçekte herhangi bir maddeden oluşmuyor; onun temel yapıtaşı enerji diye adlandırabileceğimiz bir çeşit güç ya da öz’dür.
Nesneler, bize katı ve birbirinden ayrı görünürler ancak daha ince ve hassas düzeylerde, atomik ve atom-altı düzeylerde görünüşteki katı madde, partiküller içindeki daha küçük partiküller olarak görünür; ve giderek küçülen bu zerrecikler sonunda saf enerjiye dönüşür.
Fiziksel olarakta hepimiz enerjiyiz ve bizlerde bu enerjinin birer parçasıyız ve başkalarına şifa verirkende sadece bu enerjiye kanallık yaparak bu enerjileri aktarabiliyoruz.
Enerji manyetiklik özelliğinden dolayı belirli bir titreşime ve niteliğe sahip enerjileri çekme eğilimindedir. Evrene yaydığımız düşüncelerimizde bir enerji ve benzeri enerjileri kendine çekiyor.Bu sebeple düşüncelerimizde de ne istediğimize kesin karar verip bu isteğimizi çeşitli imgelemelerle o anın içinde varmış gibi imgelerle kuvvetlendirirsek, hatta bu imgelemeyi elimizden geldiği kadar detaylandırırsak isteklerimiz ve düşüncelerimizin de bizlere çekildiğini o kadar çabuk ve etkili görmeye başlarız.Kararsız düşüncelerimiz evrende gideceği bir nokta bulamaz.Bu yüzden ne istediğinize tam olarak karar verip isteklerinizi kesinleştirip düşünerek ve isteyerek kendinize çekebilirsiniz.
Hayatımızdaki olumsuzlukarın hayatımızda olmasının bir sebebi var, bu olmusuzlukların bir kısmını düşüncelerimizle yaratıyoruz ve bunun farkına vardığımız zaman onlardan kurtulabiliriz.Bir kısmını yaşamamızın sebebi ise bazı şeyleri ancak yaşayarak deneyimlememiz gerektiği içindir.Geçmişinize şöyle bir baktığınızda yaşadığınız olumsuzlukların hepsinin size kazandırdığı şeyler olduğunu görebilirsiniz.Göremiyorsanızda bir gün görmeyi başarabilirseniz onları değiştirme şansınızın olduğunuda anlayabilirsiniz.Evet bu olumsuzlukları yaşamanızın sebebini anladığınızda onlardan kurtulabilirsiniz. Hayatımda yaşadığım tüm olumsuzluklar beni şu anda bulunduğum konuma getirdi ve şu an farkındayımki o yaşadıklarımın hepsini yaşamam gerekiyordu.Bütün bunların farkına vardıktan sonra, birden bire bu olumsuzluklar ve önümü tıkayan tüm engeller ortadan kalktı.Herşey istediğim gibi olmaya başladı ve öyle olmaya devam ediyor.Hayatımdaki bu değişiklikleri aslında hayata karşı farkındalığımı artırarak yaptım.Bu sadece bana ait bir güç değil hepinizin içinde keşfedilmeyi bekleyen bir güç aslında.Bu tıpkı Matrixdeki Neo’nun gerçek yaşamın farkına varması ve farkına vardıktan sonra matrixde gerçek gücünü keşfetmeye başlaması gibi.
İmgelemenin temeline bakacak olursak, belki şöyle açıklarsak kafanızda daha iyi bir algılama yaratabilirim:
Bilim adamları bazı testler yapmışlar, bir nesneye baktığımız anda gördüğümüz nesne doğrultusunda beynimizin belli bir kısmının aktif hale geçtiğini tespit etmişler.Daha sonra aynı nesneye bakmadan, sadece bu nesneyi imgelediğimizde de beynin aynı kısmının aktif hale geçtiği tesbit edilmiş.
Bunu örnekle açıklayacak olursak; rengarenk çiçeklerin olduğu bir tarlayı gerçekte gördüğünüzde de beyninizin aynı kısmı aktif hale geliyor, tamemen farklı alakasız bir yerde olduğunuzda, ama bu rengarenk çiçekli tarlayı imgelediğinizde de beyninizin aynı kısmı aktif hale geçiyor.Beynimizdeki hipofiz bezleri ise imgelediklerinize uyumlu frekansdaki kimyasalları vücudunuza salıyor.
“Kısacası vücudunuz aslında gerçek ile imgelemeyi ayırt edemiyor.” Aslında bu tek cümlelik bilgi hayatınızı büyük oranda değiştirmeye yetebilecek bir bilgi gibi gözüküyor.
Yani gerçekten çiçeklerle dolu bir tarlada olmasanız dahi onu imgelemek size gerçektenden orda bulunmuş gibi etki edecektir.O huzuru ve mutluluğu sağlayacaktır.
Peki bunu en iyi nasıl yapabilirim diyebilirsiniz.Aslında bunun en iyi yolu içten gelen imgeleme yeteneğinizi ortaya çıkarmaya çalışmak olur.Ben bu konuda zorluk çekmediğim için bilemeyeceğim belki ama imgelemede ilk başlarda zorlanan kişiler çıkabilir.İlk başlangıçta gözünüzün önüne getiremiyorsanız, düşünceyle bunları yapmaya çalışın diye tavsiyede bulunabilirim ama hepimizin içinde var olan bu doğal yeteneği zamanla geliştirebildiğinizi göreceksiniz.
Ben genelde meditatif imgelemelerimde uçtuğumu imgeliyorum.Nedense beni çok hafifletiyor.Hatta bir şahin ya da ejderha bile oluyorum bazen.Oldukça eğlenceli olabiliyor özellikle pamuk gibi bulutların arasından geçmek çok zevkli.Bunun dışında isteklerimi ayrıntılarıyla imgeleyip olumlu onaylamalarımı yapıyorum.(Onaylamalar kısmına az sonra değineceğim).
Korunma Çemberi:
Her gece yatmadan önce ve her sabah kalktığımda bu korunma çemberini uyguluyorum.Amacı ise gün boyunca pozitif enerjimizi korumak ve negatif enerjilerin bizi etkilemesine izin vermemek.
Bunu ise gene imgeleme yöntemiyle yapıyoruz.Etrafımızda beyaz ışıktan bir bir koruma çemberi oluşturuyoruz (hatta bu çemberi sevdiklerimizi de içine alacak şekilde genişletebiliriz) ve evrensel enerji kaynağından gelen bir ışıkla güçlendirildiğini imgeliyoruz.Sonra bu çemberi güçlendirmek için negatif enerjinin bu çembere çarparak geri tepdiğini imgeleyebiliriz.
Olumlu Onaylamalar:
Onaylamalar yaratıcı imgelemenin en önemli unsurlarından biridir.Onaylamak, “kesinleştirmek, sabitleştirmek, pekiştirmek” demektir.Bir onaylama bir şeyin (zaten) şimdiden öyle olduğu konusunda güçlü, olumlu bir bildirimdir.Bu imgelediğiniz şeyi kesinleştirme yöntemidir.
Bütün bu imgelemelerle birlikte bazı olumlu onaylama cümleleri hergün tekrarlayarak, isteklerimizin gerçekleşmesini sağlayabilir, korkularımızdan, saplantılarımızdan, bağımlılıklarımızdan, hastalıklarımızdan kurtulabiliriz.Bu olumlu onaylamaları şu anda zaten öyleymiş gibi yapmamız gerekiyor.Beyin bir süre sonra bu onaylamaları gerçekmiş gibi algılıyor, tıpkı imgelemede olduğu gibi.Unutmayın önce düşüncede başlıyor herşey. Ben bu onaylamalarımı imgelemeyle birlikte yapıyorum, her onaylamada gözümün önüne getiriyorum.
Onaylamalarla ilgili bazı uygulayabileceğiniz örnekler:
-Bu yaşamı ben seçtim ve her şey istediğim gibi oluyor. -Kendimi olduğum gibi seviyor ve takdir ediyorum. -Gittikçe güzelliğim artıyor, kendimi sağlıklı ve sevgi dolu hissediyorum. -Doğal bir biçimde öğreniyor, aydınlanıyorum. -Herşeyi kolayca ve çabasızca elde ediyorum. -Öğrendiğim şeyleri aradan aylar geçsede kolaylıkla hatırlayabiliyorum. -Kendi hayatımın efendisiyim. -Artık, kusursuz, doyurucu ve karşılığında iyi bir ücret aldığım bir işim var. -Daima açık ve etkin bir biçimde iletişim kurabiliyorum. -Bolluk benim doğal olma halimdir.Onu şimdi kabul ediyorum. -Artık yaptığım herşeyden zevk alıyorum. -Canlı bir sağlığa ve ışık saçan bir güzelliğe sahibim. -Çok iyi bir ücret aldığım harika bir işim var.Bende ortaya kusursuz bir iş çıkarıyorum. Onaylamalarla ilgili unutmamanız gereken önemli şeyler:
1)Onaylama cümleleriniz daima, gelecek değil şimdiki zamanda kullanın.
2)Onaylamaları daima en olumlu biçimde yapın.
Örneğin:”Artık sabahları fazla uyumayacağım.” Demek yerine “Artık her sabah zamanında ve enerji dolu olarak uyanıyorum.” deyin.Bu onaylamayı uyguluyorum ve uyanmak istediğim saatte gayet zinde ve enerjik olarak uyanabiliyorum.Zaten bu meditatis imgelemeleri yaptıkça vücudunuzun daha az yorulduğunu ve daha az uykuya ihtiyaç hissettiğiniz farkedeceksiniz.
3)Genelde en etkili onaylamalar en kısa ve basit olanlardır.
4)Her zaman sizin için en doğru ve içtenlikle yapacağınız onaylamalar ve cümleler seçin.Ben bir yere yazıp ezberlemektense içimden geçtiği şekilde onaylamalarımı yapıyorum.
5)Onaylamalarınızı kullanırken onları güçlü bir şekilde gerçek olduğunu o anda gerçekleşmiş gibi hissetmeye çalışın. | |
|